Bilinç Tene Kuşanınca

Stok Kodu:
9786051855974
Sayfa Sayısı:
542
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-01
Çeviren:
Begüm Kovulmaz
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
16,10
Temin süresi 6-9 iş günü.
9786051855974
427456
Bilinç Tene Kuşanınca
Bilinç Tene Kuşanınca
16.10

Bilinç Tene Kuşanınca, yazarlığı ve insan hakları için verdiği mücadeleyle bellekte duran Susan Sontag'ın 1964-80 yılları arasında, otuzlu-kırklı yaşları boyunca tuttuğu günlükleri içeriyor. Sontag'ın ölümünden sonra bu metinleri yayına hazırlayan oğlu David Reiff “Bu cildin –özellikle annemin eğitimi, olgunluğa erişmesi anlamında, siyasal bir bildungsroman olduğunu da söylemek mümkün,” diyor ve devam ediyor: “Bir anlamda, annemin hayatını eksik bir şekilde anlatıyor günlükleri; çünkü günlüklerine mutsuzken yazma eğilimindeydi, ne kadar mutsuzsa o kadar sık yazardı. Mutluyken günlüğünü eline almazdı pek. Dolayısıyla, günlükteki ölçülerle gerçek hayattaki ölçüler birbirini tutmasa bile, bana kalırsa aşktaki mutsuzluğu da yazmaktan aldığı derin tatmin duygusu gibi karakterinin bir parçasıydı.” Susan Sontag ise “Hayatım boyunca mucizelere inandım,” diyor. “Sonunda, bir mucize yaratmaya karar verdim. Başarısız oldum. Ölmek istedim. Ama başarısız olmak istemiyorum, dedim. Hayatta kalanlardan biri olmak istiyorum.” Bilinç Tene Kuşanınca, Susan Sontag'ın ani kararların, kırılmaların ve keskin dönemeçlerin temsil ettiği hayatının bir dökümü.


Bilinç Tene Kuşanınca, yazarlığı ve insan hakları için verdiği mücadeleyle bellekte duran Susan Sontag'ın 1964-80 yılları arasında, otuzlu-kırklı yaşları boyunca tuttuğu günlükleri içeriyor. Sontag'ın ölümünden sonra bu metinleri yayına hazırlayan oğlu David Reiff “Bu cildin –özellikle annemin eğitimi, olgunluğa erişmesi anlamında, siyasal bir bildungsroman olduğunu da söylemek mümkün,” diyor ve devam ediyor: “Bir anlamda, annemin hayatını eksik bir şekilde anlatıyor günlükleri; çünkü günlüklerine mutsuzken yazma eğilimindeydi, ne kadar mutsuzsa o kadar sık yazardı. Mutluyken günlüğünü eline almazdı pek. Dolayısıyla, günlükteki ölçülerle gerçek hayattaki ölçüler birbirini tutmasa bile, bana kalırsa aşktaki mutsuzluğu da yazmaktan aldığı derin tatmin duygusu gibi karakterinin bir parçasıydı.” Susan Sontag ise “Hayatım boyunca mucizelere inandım,” diyor. “Sonunda, bir mucize yaratmaya karar verdim. Başarısız oldum. Ölmek istedim. Ama başarısız olmak istemiyorum, dedim. Hayatta kalanlardan biri olmak istiyorum.” Bilinç Tene Kuşanınca, Susan Sontag'ın ani kararların, kırılmaların ve keskin dönemeçlerin temsil ettiği hayatının bir dökümü.

Kapat